21 Mayıs 2008 Çarşamba

bir hiçleme daha eklendi kahverengi günlerine. geçmişi alnındaki zaman, geleceği bastonuydu.. menteşesini yara bandıyla tedavi ettiği gözlüğünden bugünün tozunu almak için durdu ve gözlüğünü çıkardı usulca. usul ve usluydu gençliğinin aksine. oysa gençliğinde koca bir şehrin merdivenlerini geride bırakmıştı..

2 yorum:

Kranberry dedi ki...

tam gözlüğünüçıkarmışgözübozukbirinin gördüğü şekilde. yani demek istediğim şeyi diyemedim tam ama anladın sen. çok beyendim. ayrıca gözlüğü yarabandıylaiyileştirmek süper olmuş.
senin hakkında hiçbirşey bilmiyorum kısa bir cümle. yaşın, adın, işin gücün, gözünün rengi, boyun, kilon, ne bileyim belki r leri söyleyemiyorsundur mesela. ve bunların hiçbir önemi yok. sen sanatçısın! ruhsal bir entiti olarak ben ruhsal bir entiti olarak seni destekliyorum.

Kısa Bir Cümle dedi ki...

ismim aslında tam olarak bir cümle etmiyor ama yine de tamı tamına iki kelime.. yaşımsa geriye kalan ömrümün yarısı kadar galiba. (tabii; son yine de bir kamyonun ön paneli, boğaziçi köprüsünün yayalara yasaklığı ya da sigara paketi kadar yakın) gözlerim uzağı görmek konusunda birazcık zayıf ama yine de gözlerim ayaklarımı göremeyecek kadar da yüksekte değil.. küçükken k leri söylemek kendimi anlatmaktan daha zordu benim için. düçüdden derslerim iyiydi ama galiba yarınki sınavdan sonra o günleri ne çok özlüyor olduğumu bir kez daha hatırlayacağım.. jelibonlarla aram lisan öğrenimim kadar kötü olmasa da galata'nın tersine tatlıyı pek sevmem..

sanat konusuna gelince; ya fazla mütevaziyim ya da içimdeki canavar henüz ortaya çıkmadı:) yaptıklarımın beğenilmesi gerçekten mutlu ediyor beni, teşekkür ederim.. ruhsal bir entiti olarak ben de ruhsal bir entiti olan senin destekçinim slz:)